"Korkutmak istemedi. Seviyor abla seni"
Hep bir mucizenin üst katında tepinirdim.
Söverdiniz susmam için, tak tak
tak, vururdunuz duvara
Nev-i şahsına münhasır
davetlerimdi
Dumandan sonraki keşfimdi benim
Vurup vurup topuklarımı duvara
Çıkmaz mısınız bir üst kata?
Demek isterdim.
Ağzımla değil. Ayaklarımla,
Vura vura, duvarlara..
Utandım canım işte. “Nolur gelin” demeye,
Gürültü daha kolaydı, sukunetten
Söyletmeyin işte.
Diyemem hala diyemem, gelin diye.
Gürültü çıkarayım anlayın
Dumandan daha tehlikesiz,
anlayın.
Pençelerim daha utanmazdır patilerimden
Yumuşak karnım, göz yaşım, hepsi
birer utançtır
Canım anlasaydınız ne vardı
gürültülerimden
Gürültülerim, fısıltılaşacaktı
anlasaydınız..
Anlasaydınız, müzikleşeceklerdi
Kaçırdınız
Kaçırdınız
Saçıma kelebekler dikmiştim evet,
Evet, öpüştüm o denizin dibindeki
balıkla
O gece bir tay doğurmuştum
içtiğim ilaçlarla
Yalan değildi karıncaların yalancısıyım
diyorken size
O alet edevat kutusunu da tanrı
sandım bir ara
Doğrudur pistim, pisleştim, pislikleştim orada
Çünkü burunlarını silmiyordu başroldeki kadınlar!
Morlarımı sakladıysam içime,
Kırmızıydı diye bütün barbieler
Perdelerden bozma çadırlarda yalnızlığı
aradım
Neyim eksikti kariyerli ve kedili
kadınlardan ?
-Bu kriteri büyünce öğrendim-
Perdelerin dışında, perdelerimin
içinde
Bulmuşum, daha doğrusu bulunmuşum
Yakınmış bir doktorculuk kadari yakınmış
Aşk, o zamanlar bize
Zillerine basıp kaçtıysam
kalplerinizin
Arayın bir bakının diye,
Kızın, kovalayın, yakalayın diye,
Saklanırdım her zaman
Kaybolmuş numaralarım,
Kızmış, istemez bakışlarım,
Küstüm, oynamıyorumlarım..
Biraz ters bir lügat ile
Sevgi arsızı dokunuşlarım..
Ne vardı ? Anlasaydınız işte.
Tam kanımız kaynadı, tam oyuna
ısındık
Sobelendik, ebelendik, kör
ebeydik
Akşam ezanlarında yaktık
imanımızı
Akşam ezanlarında eve gitmelerden
Söylene söylene
İlk ayrılık, ilk beklemelerle
Yaktık imanı
Akşam ezanları, yaktın.
Mahalle çocuğuydum ben,
Sokak kızı derlerdi
Bisiklet ile çok soyuldu dizimin
derileri
Bisiklet ile ezmeye çalışır gibi
yaparken seni
Cilveleşirdim aslında
Korkuturken yakınlaşırdık zannımca
Ve hala komik bence :): )
Sanki en çok korkuturken
yakınlaşırdık,
- e annemle öyle yapmıştık-
- e annemle öyle yapmıştık-
Ben korkutayım sen bir şey de
Ben korkutayım sen bir şey de
Muhabbet çoğalsındı maksat..
Bir gün gerçekten çarptığımda
Vallahi, kasten değildi..
O gün soyulan dizimin derileri
İyileşmedi..
O sarışın kız, ufak, tefek, mavi
gözlü
Hiç aklımdan gitmez,
Gelmez olaydı mahalleye,
Mavisini nasıl da siyahcasına üzerimize
saçtı
Gözümün kahvesi ile aramızı açtı,
Aramı açtı deniz kızlarıyla,
Kirpiklerimi uzasın diye kestiğim
de yalandı
Kahverengisini kısaltıp,
Mavisini uzatacaktım bakışlarımın.
Geri almak seni,
Bir makas darbesi,
Ve birkaç kirpiğimin defni
Kadar kolaydı,
Terkedilmemek o ara
Büyükler!
Değişmez büyüyünce oyunlar,
değişmez!
Lügatlar değişmez… hikayeler değişmez,
Yine tepinerek çağırmaya
çalışırsın alt komşuyu
Polise şikayet ederler, sen icabet beklerken
Zindana kapatılır, acılarınla
keder
Kaka şakalar yaparsın yakınlaşmak
için
Kapının arkasından çıkarsın
Böö diye karanlıktan,
Korkutarak, oyun oynarsın
Saklanırsın divanın altına
bulunmak için,
Dokunulmak için küsersin,
Anlaşılmak için sesini
yükseltirsin,
Küs mü, barış mı ile çözmek
istersin bazen
Baş parmağınla işareti birleştir,
Arasından bir parmağını geçiştir
Gel kilometreleri parmaklarımızla
bitiştir
Büyüme, gel bu kadar kolay olsun
Öpüştür kaderlerimizi
Demek istersin..
Babamı çağırmak, abime söylemek,
en olmadı mahallenin çocuklarına şikayet etmek mümkün mü seni?
Sokağa çıkarmasın ertesi gün
annen,
Boş odada düşün, tek ayak üstü dur
on dakika
Yeter ki göz yaşlarım için ufacık
bir bedel öde,
Sonra yuvarla parmaklarını gel
Küs mü barış mı ?
O kadar kolay onarılırdı
yaralarım bir ara
Açılan, saçılan, her türlü deli
yaram
O kadar kolay, açılır.. saçılır..
onarılırdı..
Çocukluğumuzun en son gününü hatırlıyorum.
En son gündü o, ertesi sabah büyüdüm.
Uyudun mu dedin?
Uyuyorum, dedim?
Çok belliydi bi kere şaka olduğu.
Aklını kullanmak istemedin.
Çok belliydi bi kere şaka olduğu.
Aklını kullanmak istemedin.
Uyuyorum, diye gittin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder